Reklamın Başarısı ≠ KPI

Hepimizin bildiği üzere, gerek online, gerek offline mecralarda yapılan her pazarlama aktivitesinin başarısı belli performans kriterleri ile ölçülür. Bu performans kriterlerine kısaca KPI (Key Performance Indicator) denir ve mecradan mecraya farklılık gösterir. Bir mecra için başarı kriteri olabilen bir KPI, diğer mecra için bir başarı göstergesi olmayabilir. Bu, mecranın doğasıyla ve iletişime geçilen hedef kitle ile ilgilidir. Pazarlama iletişimi ve reklam profesyonelleri bunun farkındadır ve bu doğrultuda yaptıkları kampanyaların başarılarını ölçümleyebilmek için farklı KPI’lardan yararlanırlar.

Buraya kadar her şey mükemmel gibi görünse de pek öyle değildir.

Şöyle ki, performans göstergesi olarak kullandığımız KPI’ların bir çoğu aslında bir başarı göstergesi değildir. Sadece jenerik bir başarı göstergesi olarak kabul edildiği için tüm kampanyaların efektifliği bu göstergeler üzerinden gider. Gelin, ne demek istediğimi daha detaylı açıklayayım.

TV ve outdoor gibi konvansiyonel reklam mecralarını ele alalım. Konvansiyonel mecraların etkisi günümüzde tartışmalı olsa da hala popülerliğini koruyor. Çünkü bu mecralar mass market dediğimiz daha geniş bir tüketici kesimine ulaşmaya olanak sağlıyor. Peki bu mecraların performansı nasıl ölçümleniyor?

Temelde erişim ve freakans olmak üzere iki gösterge vardır. Basitçe tanımlamak gerekirse; erişim, reklamın kaç kişiye ulaştığı, frekans ise reklamın gösterim sıklığıdır. Continue reading

Pazarlama kendini tekrar eder mi?

– Pazarlama kendini tekrar eder mi?
– Edemez.
– Neden?
– Tüketici kendini tekrar etmez çünkü…

Çok klasik gelse de, sevdiğim bir sözdür: “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir”. Dünya döndükçe, insanlık var oldukça bizler de hep bir değişimin, bir dönüşümün parçası olacağız. Aksini söylemek oldukça güç.

Katıldığım pazarlama seminerlerini, etkinliklerini karşılaştırdığımda görüyorum ki, geçen sene, ondan önceki sene söylenen laflar hala konuşuluyor. Peki bu süreç içerisinde hiç mi bir değişim yaşanmadı? Yaşandı elbet!

Demek istediğim, pazarlama etkinliklerinin daha efektif olabilir. Günümüz pazarlamasının herkes farkında, sürekli aynı şeyleri ortaya atıp konuşmanın kimseye bir getirisi olmaz. O etkinliğe gelenlerin büyük çoğunluğu pazarlama uzmanı ve bunları muhtemelen biliyor zaten. Continue reading

T-shaped bir pazarlamacı mısın?

Bundan birkaç yıl önce IDEO tasarım danışmanlığı firması CEO’su Tim Brown yetenek yönetimi konusunda farklı bakış açısı yansıtarak T-shaped modelini insanlara sunmuştu.  “T” harfinden gelen T-Shaped modelinde T’nin üst ve yatay kısmı genel bilgi ve deneyimi içeren alanları gösteriyor. Dolayısıyla yatayda yer alan kısımda birbiriyle bağlantılı pek çok konu bulunuyor. Dikey kısım ise bir uzmanlık alanını gösteriyor. Yani bir alanda derin bilgiye sahip olunan konular…

Günümüz ihtiyaçlarına bakıldığında artık tek başına belli bir meslek grubunda uzmanlaşmanın yeterli olmadığını görüyoruz. Sadece bölümlerden mezun olmanın artık bir avantaj olmadığını da biliyoruz. Üniversiteler aynı bölümden yüzlerce, binlerce kişiyi mezun ediyorlar. Dolayısıyla kendini geliştirmeyen mezunların iyi iş fırsatlarını yakalaması pek olası olmuyor. Bu nedenledir ki, mezunlar farklı alanlarda da gelişebilmek için yüksek lisans yapıyor ya da kurslara katılıyor. Continue reading