2009 yılından bu yana Türkiye ve globalde nöropazarlamanın gelişimini yakından takip ettiğimi söyleyebilirim. Yıllar geçtikçe ilgilendiğim bu alanla ilgili özellikle ülkemizde hızlı bir gelişme olduğunu görmek oldukça sevindirici oldu her zaman. Ancak her ne kadar kayda değer bir ilerleme yakalasak da, özellikle Türkiye’de nöropazarlamanın hala emekleme döneminde olduğunu söyleyebilirim. Daha kat edilmesi gereken o kadar çok yol var ki… Continue reading
Nöropazarlamadan ne anlıyoruz?
Son zamanlarda herkes nöropazarlama ile ilgili bir şeyler söylüyor. Şöyle yapılıyor, şu cihazlar kullanılıyor, şunlar ölçülüyor vs. vs… Ancak bunlar çoğu zaman nöropazarlamanın herkes tarafından anlaşılması ve farkındalık yaratması konusunda yetersiz kalabiliyor. Öyle bilimsel detay içeren yazılar, konuşmalar var ki, nöropazarlama hakkında fikri olmayan biri baksa muhtemelen bilimsel bir makale okuduğunu zannedip es geçebilir.
Sorun şu ki; nöropazarlama Türkiye için yeni bir pazarlama yöntemi ve anlaşılması diğer pazarlama dallarına ve yöntemlerine göre daha zor. Böyle bir kavramın psikolojik, nörobilimsel ya da istatistiksel detaylarına inilirse insanların nöropazarlamayı anlamaması gayet doğaldır. Eğer kişi, nöropazarlamaya özel ilgisi olan biri, öğrenci ya da akademisyen değilse, muhtemelen nöropazarlamanın bilimsel detaylarıyla ilgilenmeyecektir. Hele de nöropazarlamayı şirket sahiplerine ya da şirketlerin pazarlama uzmanlarına anlatmak istiyorsanız emin olun ki kimse dorsolateral prefrontal korteksin tüketicilerin satın alma isteği olduğunda aktif olabileceği ile ilgilenmeyecektir. Continue reading
Zihnimizi keşfetmeye hazır mısın?
Nöropazarlama ile tüketici kararlarının arkasında yatan gerçekleri keşfederken, Nöroliderlik ile önce kendi zihninizi keşfedecek, sonra da başkalarına liderlik etmesini öğreneceksiniz! Keşfetmeye hazır mısınız?
6 Haziran – Nöropazarlama & Nöroliderlik Eğitimleri
Nöropazarlama Eğitimi
Günümüz pazarlamasında geleneksel pazarlama yöntemleri yetersiz kalabiliyor. Değişen tüketici davranışları ve pazar dinamikleri bizi tüketiciyi daha yakından tanımaya ve satın alma davranışlarını anlamaya yönlendiriyor. Dolayısıyla en temelde beynin çalışma prensipleri ve davranışlara etkisini anlamak pazarlama için önem kazanıyor. Yapılan araştırmalara göre kararlarımızın %95’inin bilinçaltında şekillendiğini biliyoruz. Bu da bize aslında duyguların ve bilinçaltının satın alma kararları üzerinde ne kadar büyük etkisi olduğunu yeterince açıklamakta. Nöropazarlama, pazarlamayı nörobilim bakış açısıyla değerlendirdiği için, tüketici davranışlarını ve zihinsel süreçlerini anlamamıza yardımcı olup daha efektif bir pazarlama iletişimi için yol gösterici olmaktadır. Continue reading
Twitter kullanıyorsanız bunu okumayın!
Evet, bu başlığa tıklayıp şu anda bu yazıyı okuyorsanız birazdan neden bu başlığa tıkladığınızın cevabını bulacaksınız.
Twitter’da bir linke neden tıkladığınızı, sizi o linke tıklamaya, retweet etmeye iten düşüncenin ne olduğunu düşündünüz mü hiç? Kabaca ilgimizi çektiği için olduğunu düşünsek de aslında ardında yatan psikoloji bize aynısını söylemiyor. Bu nedenle bu yazıda Twitter kullanıcı psikolojisini ele almak istedim. Bir Twitter kullanıcısının herhangi bir tweete neden ilgi duyduğunu, neden paylaştığını ve bunun arkasında yatan temel psikolojik kuramlardan biraz bahsetmek istiyorum. Tabii ki Twitter psikolojisi çok daha derinlemesine incelenmesi gereken bir konu. Ancak Twitter kullanıcı davranışlarını anlayabilmeyi sağlayacak 4 psikolojik kuramı anlamakta fayda var.
1) Bilişsel Çelişki:
Bilişsel Çelişki, bilişsel ve sosyal psikolojiye ait bir kuramdır. Kurama göre insan beyni, kişinin tutumları ile davranışlarının uyumlu olmasını ister. Tutumlar beğenme, sevme gibi duyguları kapsarken, davranışlar eylemleri kapsar. Eğer tutumlar ile davranışlar arasında bir çelişki olursa psikolojik anlamda kendimizi rahatsız hissederiz. Continue reading